Kelime |
Açıklama |
bouton de porte |
kapı tokmağı |
de porte en porte |
evden eve |
en porte-à-faux |
askıda |
fermer la porte à clef |
kapıyı kilitlemek |
fermer sa porte |
kimseyi kabul etmemek |
ficher à la porte |
kovmak, kapı dışarı etmek |
flanquer à la porte |
kapı dışarı etmek |
forcer la porte de qn |
zorla birinin evine girmek |
frapper à la porte |
kapıyı çalmak |
laisser la porte ouverte à qch |
açık kapı bırakmak |
le pas de porte |
hava parası |
marteau d'une porte |
kapı tokmağı |
mettre à la porte |
kovmak, kapı dışarı etmek |
mettre la clef sous la porte |
gizlice kaçmak, sıvışmak |
on frappe à la porte |
biri kapıyı çalıyor, kapı çalınıyor |
ouvre-bouteilles |
/uvrõbutey / nm şişe açacağı |
ouvre-bouteilles |
[le] şişe açacağı |
ouvrir la porte à qch |
neden olmak, sebebiyet vermek |
pas de porte |
hava parası |
porte |
/port(õ) / nf kapı de porte en porte evden eve laisser la porte ouverte à qch açık kapı bırakmak le pas de porte hava parası mettre à la porte kovmak, kapı dışarı etmek ouvrir la porte à qch neden olmak, sebebiyet vermek ouvrir ses portes (şehirkale) teslim olmak porte à porte kapı kapı dolaşarak satma porte d'embarquement (havaalanında) gidiş kapısı porte d'entrée giriş kapısı, ön kapı porte de derrière kaçamak, bahane porte de secours acil çıkış kapısı porte de service servis kapısı, servis girişi prendre la porte kalkıp gitmek refuser sa porte kapısını kapamak sonner à la porte kapıyı çalmak |
porte à coulisse |
sürgülü kapı |
porte à glissière |
sürgülü kapı |
porte à porte |
kapı kapı dolaşarak satma |
porte battante |
kendiliğinden kapanan kapı |
porte d'embarquement |
(havaalanında) gidiş kapısı |