Fransızca » Türkçe "haut-fond" kelimesi için çeviri sonuçları |
Kelime |
Açıklama |
haut-fond |
(pl hauts-fonds) /'ofoñ / nm denizin sığ yeri |
haut-fond |
[le] denizin sığ yeri |
haut-fond |
denizin sığ yeri, sığlık |
|
Fransızca » Türkçe "haut-fond" kelimesi için dolaylı çeviri sonuçları |
Kelime |
Açıklama |
à fond |
derinliğine, tamamıyla |
à fond de cale |
yoksulluk içinde |
au fond |
aslında, gerçekte |
au fond de |
in dibinde |
au plus haut degré |
son derece |
avoir le verbe haut |
yüksek sesle konuşmak; yüksekten atmak |
bas-fond |
/bafoñ / nm çukur; sığ yer bas-fonds nmpl halkın aşağılık tabakası, ayaktakımı |
bas-fond |
[le] çukur; sığ yer |
contre-haut |
/koñtrõo / adv aşağıdan yukarıya |
contre-haut |
aşağıdan yukarıya |
course fond |
uzun mesafe yarış |
crème fond de teint |
fondöten |
dans le fond |
aslında, gerçekte |
de fond en comble |
tepeden tırnağa kadar, baştan başa |
de haut en bas |
tepeden tırnağa |
du fond de |
dibinden, derinliklerinden |
du fond du cìur |
içten, yürekten |
en haut de |
tepesinde, üstünde |
faire fond sur |
güvenmek, inanmak |
faire haut le pied |
kaçmak |
fin fond |
en uzak köşe |
fond |
/foñ / nm dip; zemin; geri, esas, öz; temel; gizli düşünce, asıl amaç à fond derinliğine, tamamıyla au fond aslında, gerçekte au fond de -in dibinde course fond uzun mesafe yarış dans le fond aslında, gerçekte de fond en comble tepeden tırnağa kadar, baştan başa du fond de dibinden, derinliklerinden du fond du cìur içten, yürekten faire fond sur güvenmek, inanmak fond de teint fondöten le fin fond en ücra yer le fond uzun mesafe (koşu) |
fond de teint |
fondöten |
haut |
, e/'o, 'ot / adj yüksek; yukarı; denizden uzak olan; uzun à haute voix yüksek sesle crime de haute trahison vatan hainliği de haut en bas tepeden tırnağa haut de couleur cırlak renk haut fourneau yüksek fırın Haute Cour de justice Yüce Divan haute fidélité sesi çok doğal veren haute main elebaşi haut les mains! eller yukarı! la haute mer açık deniz, engin là-haut gökte le très-haut tanrı /'o / nm üst, tepe; yükseklik tomber de tout son haut boylu boyunca düşmek traiter de haut en bas hor görmek /'o / adv yüksek sesle; yükseklere en haut de tepesinde, üstünde faire haut le pied kaçmak haut les mains! eller yukarı! parler haut yüksek sesle konuşmak tout haut yüksek sesle |
haut de couleur |
cırlak renk |
|
|