Kelime |
Açıklama |
aller à la ligne |
satırbaşı yapmak |
aller en droite ligne |
yolundan şaşmamak |
arrière-garde |
/aryer gard / nf artçı |
arrière-garde |
[la] artçı |
avant-garde |
/avañgard(õ) / nf öncü |
avant-garde |
[la] öncü |
chien de garde |
bekçi köpeği |
corps de garde |
karakol |
de garde |
nöbetçi |
entre-ligne |
/añtrõliyn / nf satır arası, satır aralığı |
entre-ligne |
[la] satır arası, satır aralığı |
entrer en ligne de compte |
göz önüne alınmak, hesaba katılmak |
garde |
/gard(õ) / nf koruma, saklama; muhafız birliği; bekçilik; himaye; nöbet * nm nöbetçi, muhafız, gardiyan * nf hastabakıcı de garde nöbetçi être sur ses gardes sakınmak garde du corps koruma görevlisi garde champêtre kır bekçisi garde forestier orman bekçisi, korucu garde à vue gözaltı garde à vous hazır ol komutu Garde des Sceaux Adalet Bakanı garde noble papanın muhafız birliği n'avoir garde de niyeti olmamak pages de garde kitapların başında ve sonunda boş bırakılan sayfalar poste de garde nöbetçi kulübesi mettre en garde uyarmak monter la garde nöbet tutmak prendre garde à -e dikkat etmek |
garde à vous |
hazır ol komutu |
garde à vue |
gözaltı |
garde champêtre |
kır bekçisi |
Garde des Sceaux |
Adalet Bakanı |
garde du corps |
koruma görevlisi |
garde forestier |
orman bekçisi, korucu |
garde municipal |
inzibat eri |
garde noble |
papanın muhafız birliği |
garde-barrière |
(pl gardes-barrière(s)) /gardõbaryer / nmf (demiryolu) geçit bekçisi, hat bekçisi |
garde-barrière) |
[le] [la] (demiryolu) geçit bekçisi, hat bekçisi |
garde-boue |
/gardõbu / nm inv (tekerlekte) çamurluk |
garde-boue |
[le] (tekerlekte) çamurluk |